İngiltere başbakanı Boris Johnson’ın 19 Aralık Cumartesi günü yaptığı bir açıklama tüm dünyayı derinden sarstı. İngiltere’deki virüsün mutasyona uğradığı ve bulaşıcılığının çok yüksek olduğu belirtildi. Peki bu ne anlama geliyor ve mutasyona uğrayan virüs hakkında neler biliniyor sizler için hazırladık.
1) 19 Aralık Cumartesi günü Boris Johnson İngiltere’de mutasyona uğrayan yeni tür koronavirüsün olduğunu açıkladı. Yaptığı açıklamada da yeni virüsün bulaşıcılık oranının %70 olduğunu söyledi.
2) Johson bu yeni türün daha ağır bir hastalığa yol açtığına ya da daha yüksek ölüm oranına sahip olup olmadığına ilişkin bir bulgu olmadığını söyledi. Yani ilk elde edilen veriler sadece bulaşıcılık oranı ile ilgili.
3) Bu virüs neden kaygı verici? Birincisi diğer virüs türlerinin yerini alıyor ve aşı çalışmaları için risk teşkil ediyor. İkincisi ise virüsün önemli bölgelerini etkileyen mutasyonlar var, yani virüs değişiyor. Aynı zamanda virüsün insan vücudundaki hücreleri etkileme özelliğini arttığı da belirtilenler arasında.
4) BBC’ye konuşan Genomics’ten Prof. Dr. Nick Loman, yeni virüs için laboratuvar deneylerinin gerekliliğinin altını çizerken yayılma hızının önüne geçmek için ise sonuçların gelmesinin beklenmemesi gerektiğini söylüyor. Yani İngiltere’de daha da sert önlemlerin alınması gerekiyor.
5) Başta 4 ülke olmak üzere Danimarka, İsveç, Türkiye ve İtalya İngiltere uçuşlarını askıya aldı. İngiltere şu an dışarıya olan tüm bağlantılarını kapattı ve toplu bir kapanmanın eşiğinde.
6) Şunun altını çizmekte fayda var. Bu virüsün ilk mutasyonu değil ve şu an dünyada gördüğümüz virüs Wuhan’da ortaya çıkan virüsün ilk hali de değil. Mutasyona uğrayan ilk hali D614G ilk olarak Şubat ayında Avrupa’da görüşmüştü. Küresel vakalarda ağırlıklı olarak bu mutasyon görülüyor. Bir diğer Avrupa ilişkili tür ise A222V. Bu da İspanya’da görülmüştü.
7) Yeni virüs daha mı kötü? University College London’dan Prof. Andrew Hayward,”Sanıyorum, virüsün değişime uğrayan bu türünün daha büyük bir pandemiye neden olma ihtimalini bilecek kadar yeterli bilgiye sahibiyiz, daha önce öngördüğümüzden çok daha kötü.” diyor. Hayward’a göre yeni tür virüsün bulaşıcı etkisindeki artış, mevcut can kayıpları oranı da göz önünde bulundurulduğunda “çok daha fazla ölüme neden olabilir.”
8) Aşılar ne kadar etkili olabilir? Başarı oranında başı çeken üç aşı, mevcut ‘başak proteine’ karşı bağışıklık geliştiriyor. Aşılar, virüsün farklı bölgelerini hedef alan bağışıklık sistemleri geliştiriyor. Dolayısıyla, protein yapısı mutasyona uğraya bile, aşıların hala tesiri olabilir. Şu an için bir bilinmezin içindeyiz.
9) Sosyal mesafede sıkı kurallar bu bulaşıcılığın önüne geçebilir mi? Kesinlikle daha etkili tedbirler almamız gerekiyor. Bunun ekonomik etkileri de tüm dünyada olacak ancak bilim insanlarının çalışmalarını desteklememiz ve onların uyarılarını takip etmemiz gerekiyor.
